Dördüncü nesil teknolojiye ayak uydurmaya çalışırken şimdilerde ülkemiz 4,5 G ile tanışmış durumda. Tüm işlemlerin en hızlı şekilde yapıldığı, birçok işimizde kolaylık sağlayan bu teknolijinin bir tık öteye geçmesini görmek biraz hayal. Fakat olacak. Hatta gelecek olan 5G teknoloji ile her şey daha yetenekli olacak ve aygıttan aygıta iletişim sağlanacak. “Nesnelerin interneti” gerçek olacak. Ve bu devrim endüstriden sağlığa her alanı inanılmaz bir biçimde şekillendirecek.
Şimdi düşünün, kilometlerece uzakta olduğunuzu ve bir anda hastalandığınızı. Ülkenize geri dönmek veya orada bir yerde doktor aramak zorunda kalmayacaksınız. Doktorunuz size kolaylıkla ulaşabilecek ve hatta siz hastalığın belirtilerini görmeden önce üzerinizdeki aygıt sayesinde sinyaller doktorunuza çoktan ulaşmış olacak ve sizi belirtiler başlamadan önce uyarıp ön tedaviye yönlendirebilecek. 2020 yılına kadar hayatımıza geçmesi beklenen bu teknoloji için Güney Koreliler fazla iddialı ve bunu 2018 yılında yapılacak olan Kış Olimpik Oyunlarında sergilemeyi hedefliyorlar.
Bunca alan etkilenirken oteller bundan nasıl etkilenecek bir hayal edelim. Elbette bu teknoloji varken kimse artık 2 boyutlu görüntülerle yetinmeyecek, 3 boyutlu görüntüler isteyecek hatta hologram kullanacaklar.
Aile olup olmadıklarına, yaşa, gelire göre karar verilen büyük otellerdense; duygulara, isteklere kısacası misafir profiline göre ayrılan küçük oteller görme ihtimalimiz daha yüksek. Hatta belki artık kişiler bunların dışında tek bir şeye odaklanacak olabilirler. Telefonlarının otel teknolojisiyle uyuşup uyuşmadıklarına.
Otellerin müşterileriyle ilişkisini değiştirme yetisine sahip olan teknoloji elbette otel çalışanları için de büyük farklılıklar doğuracaktır. Müşteri otele girdiğinde aygıt takvimden o gün için ne yazdığını kontrol edecek ve gps koordinatlarından otele girdiğini algılayacaktır. Girdiği anda otomatik check-in işlemini gerçekleştiren aygıt, otel görevlilerine müşterinin geldiği sinyalini gönderecektir. Ve belki de bu şekilde resepsiyon görevlisi olmak tarihe karışacak olabilir. Ya da bu kişinin görevi yalnızca müşterilerin aygıtlarından gelecek olan sinyalleri kontrol etmek olarak evrilebilir. Günümüz çalışanlarına bakılacak olursa hepsi ekrandan öğrenmeye daha yatkın. 5G ile işe alınan kişilere bu teknoloji üzerinden eğitim verilecek olabilir. Hatta telefondaki kamera sayesinde, kişinin bir üstü çalışanı an be an takip edip anında yönlendirmelerle eğitimine devam edecek olabilir.
Bundan 20 yıl sonra bu geleneksel yolların çoğunu unutmuş dahi olabiliriz. Bu teknoloji ile otel endüstrisi çok farklı bir yol alabilir, tamamen üstteki saydıklarım gibi olmayabilir ya da tam tersi çok çok üzerine çıkacak olabilir.