Bu ayın başlarında, Birleşik Krallık merkezli bir ödeme işleme şirketi olan Worldpay, 10.4 milyar $’lık bir anlaşma ile aynı alanda faaliyet gösteren bir diğer şirket olan ABD’li Vantiv tarafından satın alındı. Birleşmenin ardından ortaya çıkan şirket Worldpay ismiyle anılacak.
Worldpay, özellikle seyahat sektörü açısından, ödeme hizmeti sağlayıcıları arasında bir pazar lideri olma iddiasını taşıyor. Örneğin, şirketin arka planındaki teknoloji, British Airways’e daha çok sayıda müşterinin çevrimiçi ödeme sürecini tamamlamasını sağlamasına ve şirketin, çok çeşitli para birimleri üzerinden yapılan ödemeleri, kullandığı önceki sisteme kıyasla daha verimli bir biçimde yönetmesine yardımcı oldu.
Worldpay dünya çapında, aralarında British Airways, Emirates, HK Express, Holiday Extras, Caribbean Airlines, Beijing Capital Airlines, Vanilla Air, ve BMI Regional’ın yer aldığı 80’den fazla havayolu şirketiyle çalışıyor. Şirketin aynı zamanda Fareportal (CheapOair’in sahibi) gibi bazı çevrimiçi seyahat acenteleriyle ve diğer seyahat hizmet sağlayıcılarıyla ilişkileri bulunuyor.
Worldpay ile Vantiv’in müşteri portfolyoları çok fazla örtüşmemekteydi ve Worldpay, ABD sınırları dışındaki satıcılarda gerçekleştirilen kart işlemlerini elinde tutan en büyük kuruluş olma iddiasını taşımaktaydı; ancak ABD sınırları dahilindeki kaynaklardan gelen tüm gelirin sadece %15’ine sahip konumdaydı. Bu sırada Vantiv, ABD sınırları dahilinde, satıcıların kart işlemlerini elinde tutan en büyük şirket olduğunu ileri sürüyor.
Birleştirilmiş haldeki operasyon, JPMorgan Chase ve Bank of America gibi global bankalarla, perakende benzeri sektörlerdeki spesifik alanlarda rekabetçi bir hale gelebilir. Worldpay, beş spesifik alana odaklanıyor: seyahat, havayolu şirketleri, perakende, dijital (e-ticaret mağazaları) ve oyun sektörü.
Worldpay’in, özellikle seyahat segmentinde, Atos (Worldline ve Digital River World Payments şirketlerinin sahibi) ve Wirecard dahil olmak üzere çok sayıda rakibi bulunuyor. Ancak bu şirketlerin, Worldpay kadar geniş seyahat uygulamaları bulunmuyor. Seyahat segmentindeki diğer potansiyel tehditler, yakında Adyen, Barclaycard ve Stripe’ı da kapsayabilir.
SEYAHAT SEKTÖRÜNE ÖZEL TEKNOLOJİ
Seyahat şirketleri için, Worldpay’i veya benzer bir ödeme işleme şirketini kullanmanın avantajlarından birisi, kendi ödeme sistemlerine yatırım yapmayı atlayabilecek olmaları olarak göze çarpıyor. Örnek olarak havayolu şirketlerini ele alalım. Bundan onlarca yıl öncesinde, havayolu şirketlerinin, faaliyet gösterdikleri ve seyahat acentelerinin kendilerinin biletlerini sattıkları her ülkede yerel bankalarla bağlantısının bulunması gerekmekteydi. Havayolu şirketleri, dünyanın dört bir yanında yüzlerce bankayla kurulmuş ilişkileri yönetmek yerine, temelde global çapta geçerli bir ruhsatı bulunan Worldpay’in hizmetlerini satın alıyor.
Bu şirketler, Worldpay gibi şirketleri kullanarak, ayrıca ödeme yapan tüm tekil tarafların raporlama işlemlerini yönetme zorunluluğundan kurtuluyor; zira teknoloji sağlayıcıları olan bu gibi şirketler, havayolu şirketlerinin kendilerine ait sistemleri oluşturması alternatifinden daha düşük bir IT maliyetiyle bu işlemlerin kolaylaştırılmasını sağlıyor.
Söz gelimi, ele aldığımız düşük maliyetli havayolu şirketi Orta Avrupa’da faaliyet gösteriyorsa ve Amadeus, Sabre, Travelport veya TravelSky’ın hakim olduğu seyahat teknolojisi pazarlarına dahil olmuyorsa, bu şirketin biletleri için rezervasyon yapmak isteyen seyahat acentelerinin şirketler doğrudan bağlantı kurması gerekiyor.
Worldpay gibi şirketler, arka planda bu alışverişleri kolaylaştırmada yardımcı olabilir. Örneğin, bir havayolu şirketi Çinli müşterilerin ilgisini çekmek istiyorsa, Alipay gibi, Çin’de tercih edilmekte olan ödeme yöntemlerini kullanması gerekecektir. Bu da Worldpay gibi şirketlerin, üstesinden gelebilmek için gerekli uzmanlığa sahip olduğu bir alan olma özelliğini taşıyor.
Genel olarak ve sektörün spesifik alanlarında, Vantiv ve Worldpay’in birleşik olarak faaliyetleri, dijital ödemeler alanındaki patlamadan yararlanma amacıyla yola çıkıyor ve şirket, gerçekleştirilen işlem sayısı bakımından dünyanın en büyük ödeme işlemleri şirketi olarak yeni şirketin ölçeğinin maliyetlerde azalma getireceği beklentisini taşıyor. Worldpay, gelecek yıl içerisinde sektör lideri havayolu şirketleri gibi global satışlar gerçekleştiren müşterilerini, bu büyümeyi daha iyi bir şekilde yönetme amacını taşıyan yeni bir teknoloji platformuna taşıma niyetini taşıyor.
Worldpay, kamuya açık forumlardaki açıklamalara göre Amadeus, Sabre ve Travelport gibi seyahat sektörü teknolojileri şirketleri; Havayolları Raporlama Kurumu (ARC) ve Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) gibi arka plan hizmetleri sağlayıcıları ve MasterCard gibi kapsamlı olarak seyahat sektöründe faaliyet gösteren finansal şirketler ile olan ortaklıklarına daha fazla yatırım yapmayı planlıyor.
Ancak bu şirket birleşmesinin barındırdığı riskler de bulunuyor. Önerilen eş CEO yapısı çökebilir.
SEYAHAT ÖDEMELERİ STRATEJİSİ
Worldpay’in çalışmalarını Londra’da yürüten, havayolu şirketleri ve seyahat sektöründen sorumlu başkan yardımcısı Thomas Helldorff, şirketin spesifik alanlara yönelik stratejisini yöneten kişi oldu. Helldorff, söz konusu seyahat sektörünü hedeflemek olduğunda Worldpay’in rekabette avantaja sahip olduğu düşüncesini taşıyor.
Seyahat haber ve bilgi platformu Skift çalışanlarıyla şirket birleşmesinden önce telefon görüşmesi yapan Helldorff ve Worldpay’deki çalışma arkadaşları, birleşmeye dair yorum yapmaktan kaçındı. Helldorff, telefon görüşmesinde şu açıklamalarda bulundu: “Sahip olduğumuz verilerin hacminden dolayı, onay süreçleri bakımından daha iyi sonuçlar getiren akıllı karar alma motorları inşa ediyoruz. Bankaların ödeme işlemlerini onaylama olasılığı, bizim şirketimizle en yüksek seviyede bulunuyor.”
“Bankalar, gelen ödeme işlemlerini otomatik olarak kabul etmiyor ve her bankanın kendine özgü kuralları ve tuhaflıkları bulunuyor. Bu örneklerden birisi, bir kredi hesabını doğrulamayı denediğiniz durumlar – yani bir otele giriş yaptığınız ve sizden kartınızı doğrulamanızın istendiği durumlar. İster 0$, ister 1$, ister 99 cent tutarında bir ödeme için onay gönderiyor olun; bunların arasında bir fark bulunuyor. Her bankanın tercih ettiği farklı yöntemler bulunuyor. Zaman içerisinde, hangi bankanın hangi tür ödeme işlemine onay verme eğiliminde olduğunun ayırdına vardık. Dünyadaki tüm bankalar ve gerçek zamanlı para alışverişlerinin hızı göz önüne alındığında, bu süreç oldukça karmaşık ve biz bu süreçlerde büyük bir başarıya sahibiz.”
Helldorff ayrıca, şirketin neden seyahat sektöründe kazanımlar elde ettiğine dair birkaç başka sebep daha sundu: “Biz, pek çok alanda gerçek anlamda özelleşmiş durumdayız. İlişki yöneticilerimiz, destek ekibimiz, stratejik ekibimiz, pazarlama ekibimiz; bunların hepsi özelleşmiş durumda – yani bu kişilerin tamamı, seyahat sektörünü anlayan, kendini işine adamış uzmanlar olarak çalışıyor. Karmaşık işlemler, süreçler ve entegrasyonlar konusunda kaçınılmaz sorunlar ortaya çıktığında, ekibimiz seyahat şirketlerinin neye ihtiyacı olduğu konusunda bilgili bir şekilde konuşabilir. Seyahat acenteleri söz konusu olduğunda, müşteri hizmetleri çalışanlarımız, havayolu şirketlerinin geri ödeme bedellerinin ve yolcu isim kayıtlarının ne olduğunu biliyorlar.”
BÜYÜME PLANLARI
Helldorff ayrıca Airbnb gibi satış platformlarının, “güçlü ödeme yapabilme becerileri” sebebiyle Worldpay’i cazip bulabileceği düşüncesini taşıdığını da belirtti ve şunları söyledi: “Sadece ödemeleri alabilme becerisine sahip değiliz, sağlayıcılara ödemeler yapabiliriz ve bu da, yine çok az sayıda ödeme işlemleri teknolojisi sağlayıcısının sunabildiği bir imkan olma özelliğini taşıyor.”
Örnek vermek gerekirse; Worldpay, bir ulaştırma ağı şirketi için tüketiciden ödeme alabiliyor, toplanan meblağı şirket adına bir hesapta tutabiliyor, araç sürücüsüne ödeme yapabiliyor ve Uber ya da Lyft benzeri satış platformuna kar payını ödeyebiliyor. Bu modelde satış platformlarının, elde ettikleri gelirin tamamını para olarak almasına gerek kalmıyor. Platformlar gelirden sadece kendi payını alıyor ve zaten elden çıkaracakları meblağlar için vergi yükümlülüğü yaratmaktan kaçınmış oluyor.
Şirketler için birleşme operasyonları oldukça karmaşık olabiliyor. Bu birleşme operasyonunun ne gibi gelişmelere gebe olduğunu ise zaman gösterecek.