Bir Futbol Seyahati

Gezip görmek, farklı kültürleri yakından takip etmek herkesin fırsat buldukça yapması gereken bir şeydir. Tarihi sokaklar, kaleler, surlar, duvarlar, bazen bir kilise, bazen de bir cami sizi alıp götürebilir.

Ben de elimden geldiği kadar yurt dışı seyahatlerine gitmek için uygun zamanı kolluyorum. Avrupa’da bir çok ülkeyi gezdim diyebilirim. Tabii bunda İngiltere’de üniversite öğrenimi gördüğümde almış olduğum ve Avrupa Birliği ülkelerini kapsayan serbest dolaşım hakkının da payı oldu. İngiltere’den Fransa’ya, ordan İsviçre’ye ya da İspanya’ya, Hollanda’ya gitmek hiç de zor değil.

Üniversite öğrenimi bitirip güzel ülkeme geri döndüğüm sene 2003 senesiydi. Tuttuğum takım Beşiktaş’ın 100. Yıl şampiyonluğunu yurt dışında olduğum için yerinde yaşayamamıştım. Ancak takım Şampiyonlar Ligi’ne ön eleme oynamadan katılabiliyordu. Her ne kadar üniversite öğrenimim sona ermiş olsa da vizem henüz bitmemişti ve tuttuğum takım Beşiktaş, hiç de yabancısı olmadığım bir ülke olan İngiltere’de dönemin ve bugünümüzün en pahalı takımlarından Chelsea ile karşılaşacktı.

Kulüp binasından aldığım maç bileti ile, ve o zamanlar henüz bir iş bulamamış olmamdan dolayı bir kaç gün erken Londra’ya gittim. Maç saati yaklaştıkça stad çevresinde bekleyen bir çok Türk vatandaşı gibi benim de heyecanım doruktaydı. Maçın nasıl başlayıp nasıl bittiğini uzun uzun anlatım sizleri sıkmak istemem. Ancak tek bir gerçek var ki o akşam bütün futbolseverler Beşiktaş’ın almış olduğu galibiyetten dolayı şaşkınlardı. Özellikle Youwin gibi otorite diyebileceğimiz kurumlar Beşiktaş’a hiç şans tanımamıştı. Maçtan sonra, maçtaki 2 golu de atan Türk futbolunun efsanevi oyuncusu Sergen Yalçın hakkında bu maç üzerine bahis oynadığı iddiaları gündeme gelmişti. Zira her zaman yüksek oranlar veren Bets10 bahis sitesi de Beşiktaş’a hiç şans tanımamış ve oldukça yüksek bir oran vermişti. Tabii Beşiktaş’a bahis oynayanlar da senenin sürprizini yakalamış olmuşlardı.

Dünyaca ünlü stadlardan Nou Camp, Santiago Bernabeu gibi Chelsea’nin iç saha maçlarını oynadığı Stamford Bridge’i de müze olarak gezebiliyorsunuz. Bir rehber aracılığıyla yapacağınız gezide soyunma odaları dahil bir çok yere girebiliyorsunuz. Hatta koridordan sahaya çıkarken tur rehberi sizleri 2 takımmış gibi sağ sola ayırıyor ve kendisini de hakem yapıyor. Bu sırada hoparlörlerden 42000 kişinin bağırışlarının olduğu ses ile birlikte siz koşar adımlarla bir futbolcu gibi sahaya girebiliyorsunuz.

Özellikle bu yıl Morinho’nun takımın başına geçmesiyle İngiltere Premier Ligi’nde eski günlerine dönüş sinyali veren Chelsea takımının bu yıl Cherity Shield, Şampiyonlar Ligi ve Premier Lig şampiyonluklarını alıp alamayacağını bilmiyoruz ama daha şimdiden lige yeniden heyecan getirdiği ortada.