1.Parc Asterix – Paris FRANSA
Park Asteriks, Albert Uderzo ve René Goscinny tarafından yaratılan, Asterix çizgi roman karakteri ve onun hikayeleri temasını kullanan bir eğlence parkı. Fransa’da, Paris ‘in kuzeyinde, merkeze yaklaşık olarak 35km. uzaklıktadır. Asteriks hikayelerindeki karakterleri kullanarak, karakterlerin yaşadığı maceraların oyunlarından oluşan park, Roma, Galya ve Paris olmak üzere üç bölümde şekillendirilmiş. Aile oyunları, su oyunları ve heyecana yönelik oyunların bulunduğu parkta, ayrıca dinlenme ve alışveriş imkanları da var.
Pek çok Asterix macerasında yer alan, Oburiks’in korsan gemisini batırma oyunu ve Mısırlı tacirin gezinti teknesi, aile olarak birlikte eğlenilecek oyunlar. L’Oxigenarıum ve Goudurix ise, heyecan arayanlar için.
Paris’ten direk olarak tren yada metro hattı ile ulaşım imkanı yok. Louvre Müzesi’nden ve Charles de Gaulle Havaalanından kalkan, Parc Asterix shuttle otobüsleri kolay ulaşımı sağlıyor. Özel arabayı tercih edenler ise A6 otobanını kullanmalılar.
2.Europapark – Rust ALMANYA
Europapark, Almanya’nın güneybatısında yer alan Rust kasabasında kurulmuş, tema olarak Avrupa’yı oluşturan ülkelerin özelliklerini anlatan bir eğlence parkı.
İsviçre’nin Basel şehrinden ve Fransa’nın Strasbourg şehrinden trenlerle veya karayolundan ulaşılabiliyor. Parkın yanında konaklama imkanı veren otel mevcut ancak, rezervasyon yaptırmakta fayda var.
Almanya, İtalya, Fransa, İsviçre, İngiltere, Rusya, Hollanda, Yunanistan, İskandinavya, Avusturya, İzlanda, Portekiz ve İspanya ülkeleri adı altında bölgeler oluşturulmuş ve bu ülkelerin karakteristik özelliklerini tanıtan oyunlar seçilmiş.
Ayrıca, Çocukların Evreni, Macera Evreni gibi küçük yaşa yönelik oyun alanları ve her çeşit çikolatanın satıldığı Chocoland gibi mağazalar da bulunmakta. Kapalı pavilyonlarda da, görsel showlar düzenleniyor.
3.Parc des Attractiones – Madrid İSPANYA
İspanya’nın başkenti Madrid’in şehir merkezinde, Casa de Campo şehir parkının bir bölümünde kurulmuş olan eğlence parkı, Parque Reunidos adı verilen eğlence parkları grubuna dahil. Bu grupta İspanya’nın çeşitli bölgelerindeki, eğlence parkları, su oyunları parkları, hayvanat bahçeleri v.s. gibi, çeşitli etkinlik parkları yer alıyor. Madrid içinde ve yakınında bulunan tüm parkları kapsayan kombine bilet alındığı taktirde, parklardan daha ekonomik olarak yararlanmak mümkün.
Özel bir tema üzerine yoğunlaşmamış park içinde, ailelerin topluca eğlenebileceği oyunların yanı sıra, küçük yaş grubu çocuklara yönelik oyunlar ve sadece yetişkinlere yönelik heyecan oyunları bulunuyor. ‘’Tarantula ‘’ ve ‘’ Tornado’’ adı verilen roller coaster’lar, Avrupa’daki eğlence parkları içinde, heyecan düzeyi en yüksek oyunlar. Su oyunlarının büyük bölümü kış aylarında kapalı.
Madrid şehir merkezinden 10 numaralı metro hattı ile 15 dakikada ulaşabilirsiniz.
4.Tivoli Bahçesi – Kopenhag DANİMARKA
Babasının diplomat olması nedeni ile, çocukluğunda Avrupa’da pek çok eğlence parkı gezmiş olan Georg Karstensen’in , bu tarz parklardan bir tanesini Danimarka da oluşturmak istemesi üzerine, 1841’de Kral Christian VIII’ e başvurması sonucu, Tivoli hikayesi başlar.
Tivoli, bugün, 4 milyondan fazla ziyaretçi ağırlayan, Danimarka’nın en tanınmış turistik noktalarından biri. Konser salonunda klasik müzikten rock konserine kadar çeşitli müzik gösterileri ve Pandomim Tiyatrosu’nda, bale ve dans gösterileri düzenleniyor.
Yaz aylarında 1 milyondan fazla ağaç ve 400.000’ den fazla çiçeğin olması ile bütün Danimarkalı’ların gurur duyduğu ve gelmekten hoşlandığı parkın içinde, çeşitli gösterilerin yapıldığı bir gölet ve Tivoli Akvaryumu da var. İki yıl önce yenilenen park, çeşitli oyunlar ve 28 çeşit hızlı tren ile her yaştan çocuk ve gence hitab ediyor. Ayrıca bünyesinde bulunan restoranlardan ikisi, Michelin yıldızına sahip olan, tek park alanı.
Ancak, kuzey ülkelerinin ne kadar pahalı olduğu unutulmamalı…
5.Prater – Viyana AVUSTURYA
1162 yılında ilk defa Prater ismi ile anılmaya başlanan orman, kraliyet avlığı iken, İmparator II. Josef’in zamanında, halkın kullanabileceği bir Dinlenme Parkı olarak düzenlenmiş. Daha sonra buraya açılan Kafe ve eğlence yerleri bugünkü Wurstelprater (Lunapark) için başlangıç oluşturmuşlar.
Prater içinde bulunan Lunapark’taki, Wiener Riesenrad, (Dönme Dolap) Viyana’nın sembollerinden. II. Dünya Savaşı’nda hemen hemen tamamı yanınca, 1947 yılında 15 vagonlu olarak tekrar hizmete açılmış.
Dönme dolapa çıkana kadar, beklenilen salonda yer alan küçük sergi incelenebiliyor. Dönme dolabın tarihini, yapıldığı dönemi anlatan mizansenler ve 2.dünya savaşında yerle bir olarak ne hale geldiğini gösteren minyatür maketler ilgi çekici. Vagonların bazıları restoran olarak kullanılıyor ve kuşbakışı Viyana manzarası eşliğinde yemek yenebiliyor. Çıkışta, isteğe bağlı olarak vagonda çekilmiş gibi mizansen yapılan resimleriniz için, Viyana’ yı seyrediyor gibi uzaklara bakmanız gerekli. Gerçekte bakmadığınız bir noktaya bakıyormuş gibi fotoğraf çektirmenin sonuçları ise görülmeye değecek nitelikte. Viyana Planetarıum’una da mutlaka zaman ayırın.
Kaynak: Çocukla Geziyorum