Tüm diğer endüstrilerde olduğu gibi, havacılık sektöründe de havayolu şirketleri ve onların sağlayıcıları fikri mülkiyeti korumak için patent alıyorlar. Ve diğer sektörlerde olduğu gibi bu alanda da patenti alınan çoğu fikir, pazara asla çıkmıyor.
Ama havayolu şirketlerinin masraflar, hükümet düzenlemeleri ve gizlilik yasalarını düşünmesi gerekmediğinde ne şekilde yenilikler yapabileceğini gösterdiği için patentleri incelemek eğlenceli olabiliyor. Bu patentlerin bazıları pratik fikirler iken çok daha fazlası asla olmayacak şeyler.
Son yıllarda ranza tipi koltuklar, sanal gerçeklik tarzında kulaklıklara sahip koltukları görmüştük. 2015’in diğer bir patent başvurusu ise havayollarının tüm yolculara yiyecek servis etmesini sağlayacak bütünleşik sevk tertibatı olan kemerler içindi.
Geçtiğimiz yılın patentleri de tıpkı onlar gibi oldukça etkileyici. British Airways, Airbus ve MasterCard’ın patentini aldığı bazı harika fikirler piyasaya asla çıkmayabilir. Öte yandan diğer daha az yaratıcı patentler, yani United Airlines ve Recaro’nun fikirleri daha muhtemel görünüyor.
İşte uygulanması en zordan en kolaya doğru sıralanmış 2016’da yapılan en favori patent başvuruları:
Mastercard Boy ve Kilo Bilgilerini Havayollarına Sunabilir
MasterCard yakın zamanda yaptığı patent başvurusunda şunu belirtti: Mağazalardan giyim malzemeleri aldığınızda kredi kartı şirketiniz boyunuz ve kilonuz üzerinde doğru bir tahmin yürütmek üzere yeterli bilgi ediniyor.
Şirket başvuruda bu bilginin yolcuların koltuk tercihlerini belirlemek için havayolu şirketleri tarafından kullanılabileceğini belirtti. Eğer uygulamaya geçerse bu şekilde havayolu şirketleri iki kalıplı yolcuyu yanyana oturtmaktan kaçınabilecek. Başvuruda belirtilenlere göre Mastercard yalnızca kredi kartı sahibi değil aynı zamanda tüm aile için de boy ve kilo tahmininde bulunabiliyor.
Ama MasterCard‘ın bu bilgileri paylaşabiliyor olması paylaşacağı anlamına gelmiyor. Şirketin bir sözcüsü yaptığı açıklamada “Biz, bazıları mevcut sanayimizin ilerisinde olabilen bir çok patenti dosyalıyoruz. Bu patenti uygulamaya geçirmeye odaklanmadık ve hakkında herhangi bir bilgi paylaşmayı düşünmüyoruz.” diye konuştu. Mastercard ayrıca gizlilik konusunda da sıkıntı yaşayabilir. Çünkü başvuruda belirtilenlere göre, kart sahibinin bilgilerini paylaşmadan önce kişilerin izni alınmalı.
Öncelikle Mastercard‘ı bu çabasından ötürü tebrik ediyoruz. Ama birgün kredi kartı şirketlerinin sektörle daha fazla bilgi paylaştığını görsek de havayolu şirketlerinin gezginlerin boy ve kiloları hakkında bilgi almak isteyeceklerini pek de sanmıyoruz.
British Airways ve Hazmedilebilir Hap
Son yaptıkları başvuruda şirket, müşterilerinin istek ve ihtiyaçları hakkında daha fazla bilgi sahibi olmasıyla onlara daha iyi bir seyahat deneyimi sunabileceğini belirtti.
Firmanın son patent başvurusu, uçuş deneyimini iyileştirecek ve kişiselleştirecek nitelikte pek çok alanı kapsıyor. British Airways yolcular hakkında kendileri aracılığıyla bilgi toplayıp bunları uçuş sırasında kullanmayı düşünüyor.Yada bunun yerine uçakta sensörler kurup yolcunun tercih ettiği havalandırma ve ışıklandırmayı da takip edebilir.
Firmanın son başvurusuyla ilgili dikkatleri çeken bir yön vardı: British Airways‘e göre yolcuların isteklerini dijital bir hap aracılığıyla ölçmek mümkün.
İç sıcaklığı, mide asidini ve diğer iç özellikleri ölçebilen dijital haplar ve diğer sindirilebilen sensörler kablosuz biçimde bu bilgileri yolcunun vücudundan dışarı aktarabiliyor.
İdeal bir dünyada British Airways bu bilgileri her yolcu için bir “iyilik planlama modülü” oluşturmak için kullanabilir. Şirkete göre bu sayede, uçuş sırasındaki etkinlikler, kişilerin uyuma,yemek yeme ve egzersiz düzenine göre zamanlanacak ve yolcuların jet lag sıkıntılarının önüne geçilecek.
Başvurularında şirket, doğru takip ekipmanlarıyla yolcuların uyuyor yada uyanık olduklarını, aç olup olmadıklarını, gerginliklerini, üşüdüklerini veya rahatsız olduklarını anlayabileceklerini belirtiyor.
Söz konusu hap mantıklı bir sebepten ötürü medyanın ilgisini çekmişti. Ama aslında başvurudaki diğer ve basit özellik yani yolcuların rahatlığını ölçmeyi amaçlayan sensör pazarda boy gösterme konusunda daha şanslı.
Airbus’a Göre Havayolu Şirketleri Bank Koltukları Denemeli
Sizce havayolları bank şeklinde koltuklar kullanarak yolcu sayısını arttırabilir mi?
Airbus 2016’nın başlarında halka açıklanan patent başvurusunda bu soruya ‘belki’ cevabını verdi. Ve onlar için anahtar sözcük rahatlık. Çoğu zaman bank koltuklar şu ankiler gibi üç kişiyi rahatça ağırlayabiliyor. Bu sayı kimi zaman 2, kimi zaman ise 4 kişilik bir aile olabiliyor.
Şirketin başvuruda belirttiğine göre, bank koltuk özellikle küçük çocukları olan aileler için uygun çünkü son yapılan testlere göre koltuk iki yetişkin ve iki küçük çocuğa yetecek ölçüde yer sağlıyor.
Başvuruda ayrıca not edilenlere göre, şirketler koltuk yoğunluğunu artırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ve yolcu kabininde en büyük ölçüde tasarruf etmek şirketler için ekonomik açıdan çok önemli.
Aslında bu kötü bir fikir değil. Ama havayolu şirketleri değişime direnmekte olduğu için bu tasarımı yakın zamanda uçaklarda göremeyeceğiz. Bildiğimiz gibi şu anki oturma düzeni uzun yıllardır kullanımda.
Recaro’nun Business Class Havayastıkları
Business Class ile uçan yolcular aynı uçuş için diğerlerine göre genelde binlerce dolar fazla ödüyor. Peki bu onların daha iyi güvenlik tedbirlerine sahip olmalarını gerektirir mi?
Havayolu şirketlerine koltuk üreten Recaro firması için bu sorunun cevabı, ‘büyük olasılıkla’. Recaro, bazı koltuklara tıpkı otomobillerde olduğu gibi kişinin kaza anında ön koltuğa kafasını çarpmaması için hava yastığı eklemeyi düşünüyor.
Birçok birinci sınıf koltuğu ve hatta bazı ekonomi sınıfı koltuklarda zaten havayastığı bulunuyor ama bunlar otomobillerdeki havayastıklarından oldukça farklı. Tipik uçak havayastıkları emniyet kemerine gömülü oluyor ve çarpma anında açılıyor.
Business class koltuklarda otomobil tipi havayastığı eklemek kulağa mantıklı geliyor. Peki bu fikir tutacak mı? Yorum yapması zor, ama şu kesin ki bu fikrin tutması tamamen masrafa bağlı olacaktır.
United Airlines Kapı Anonslarını Kısıtlamayı Düşünüyor
Genellikle uçak tamamen dolu olduğu için yolcular koltukları önceden seçemediğinde, havayolları koltukları son dakikada kapıda tahsis eder. Bu ise görevlilerin yolcuların ismini tek tek belirtecekleri anonslar demektir.
Ama United Airlines bu sistemi daha etkili hale getirmek ve kapı bölgelerini nispeten daha sakinleştirmek için bir patent başvurusu yaptı.
Uygulama oldukça basit. İlk olarak, şirket yolcuların cep telefonlarına SMS veya bildirim şeklinde bir mesaj gönderiyor.
“Elektronik haberleşme koltuk atamasının mümkün olduğunu gösterip mümkün olan koltuk atamalarının kabulü ve reddi için talimatlar sağlayabilir”, diye belirtiyor United Airlines patent dosyasında. Bunların ardından ise sistem yolcuya yeni bir biniş kartı gönderiyor.