Egencia‘nın yaptığı araştırmaya göre, iş seyahatlerine çıkan gezginler, seyahat rezervasyonu yapma süresinin uzunluğunun yanı sıra sistemlerdeki esnekliğin az oluşundan dolayı hayal kırıklığına uğramaya devam ediyor.
Expedia‘nın iş turizmi kolu, iş amacıyla seyahat eden, dünya çapında 6,000’den fazla kişinin katıldığı bir anket düzenleyerek rezervasyon için harcanan sürenin başta gelen şikayet gerekçesi olduğunu ortaya çıkardı.
Çalışmaya göre, katılımcıların %40’ı, rezervasyonlarının kendilerine zaman tasarrufu olanağı sağlaması gerektiğine inandıklarını da belirtti.
Araştırma sırasında ortaya çıkarılan diğer bulgular, iş seyahatleri yapan kişilerin üçte birinin, rezervasyon sistemlerinin kendi tercihlerini hatırlamasını beklediğini; diğer bir üçte birlik bölümünün ise kişiselleştirilmiş seçenekler beklediğini gösteriyor.
Dahası, %70’lik bir kitleyi oluşturan çoğu gezgin, seyahat rezervasyonlarını bizzat yapmaktadır ve bunların yarısı da bunu, kendilerine daha fazla kontrol imkanı sunduğu için tercih ettiklerini belirtmiştir.
Ancak, gezginler rezervasyon değişikliğinden başta gelen hayal kırıklığı olarak söz ederken, ankete katılanların %50’si bundan rezervasyon sürecinin zahmetli bir parçası olarak bahsetmiştir.
Ve, gezginlerin %45’i, hareket halindeyken kara ulaşımını ayarlama uğraşını da hayal kırıklığı olarak nitelemektedir. %70’lik çoğunluk, tanımadıkları bir şehirde bulunduklarında doğrudan taksi kuyruklarına yöneldiklerini söylemiştir.
Kara ulaşımı, iş seyahati topluluğundaki pek çok firmanın, iş seyahatlerindeki ‘son mil’ sorununa da çözüm bulmak amacıyla entegre olmak için çalıştığı bir alan olmuştur.
Amadeus, üç yıl önce Cabforce‘u entegre etti ve yakın zamandan beri Madrid merkezli Cabify’dan içerik entegre etmeyi sürdürüyor.
Concur, altı aydan biraz uzun bir süre önce Lyft ile ortak oldu ve yakın zamanda, kara ulaşımını daha da kolaylaştırmak amacıyla Rome2Rio’yu kendi Tripit uygulamasında test ettiğini belirtti.
Egencia‘nın araştırması, online olarak, yaşı 18 ve üzerinde olan ve iş seyahatlerine çıkan bireyler arasında, Birleşik Krallık, Fransa, Almanya, İsveç, Danimarka, Norveç, Finlandiya, Çin, Avustralya, Hindistan, ABD ve Kanada’dan katılımcılar ile gerçekleştirilmiştir.