Hong Kong seyahati öncesinde Cakartalı bir adam plan yapmak için internete girdi. Sadece otel ya da ucuz uçak bileti alışverişi yapmıyordu, aynı zamanda nerede namaz kılmak için uygun bir yer ve helal yiyecek bulabileceğini çözmesi gerekiyordu. 38 yaşındaki Reza Ninditha “en zoru etrafta hiç Müslümanın olmadığı yerlere seyahat etmektir” diye açıklıyor ve onun için internetin bir cevap olduğunu da ekliyor.
Dünyada 1.8 milyar Müslüman seyahat ve eğlence endüstrisi için mühim bir pazar, en çok da dünyanın en geniş Müslüman ağırlıklı ülkesi ve 7.5 milyar dolar değerinde 6. büyük pazara sahip olan Endonezya için. Müslüman topluluğun 2013 yılında seyahate yaptığı toplam harcama yılda neredeyse yüzde sekiz artışla 140 milyar dolardı – Thomsan Reuters’ın son raporuna göre bu, küresel seyahat harcamalarının yüzde 12’sini oluşturuyor. “Müslüman nüfus büyük ihtimalle en hızlı büyüyen nüfuslardan biridir” diyor 7 yıllık seyahat şirketi CrescentRating’in kurucusu Fazal Bahardeen. Endonezya gibi geniş Müslüman nüfusa sahip olan ülkelerde İslami gelenekleri sürdürmeye düşkün olan insanlar genelde ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmazlar fakat yurtdışı seyahati yapan dindar Müslümanlar genellikle oluruna bırakmak zorunda kalırlar.
Büyüyen İslami orta sınıfın neye ihtiyacı olduğu konusunda – beslenme biçimi ve dua edecek yer açısından, gittikçe artan bir farkındalık var. Ve işletmeler onları cezp etmek için yenilikler yapıyorlar- buna helal seyahat endüstrisi diyoruz. Popüler bir internet sitesi HalalTrip.com Müslüman tüketicilere helal restoranlardan Müslümanlara uygun oteller için rezervasyona varana dek her şeyi sağlamak ve de yolda namaz kılmak isteyenler için uçuş rotalarına göre doğru namaz saatini hesaplayan namaz rehberi sunmak için ortaya çıktı. HalalTrip uygulaması 200.000’den fazla indirildi ve Bahardeen’e göre 2015 yılında grup genel olarak gelirlerin üç kat arttığını gördü. Dünyanın ilk İslami pazarlama acentesi olma iddiasında olan Ogilvy Noor, Müslüman tüketicileri birkaç kesime ayırıyor. Fütüristler (Gelecekçiler) –gururlu, eğitimli, iyi seyahat etmiş,teknoloji meraklısı Müslümanlar- helal seyahatin arkasındaki ana güç.
Sayıları birkaç saniyeliğine unutun. Endonezya’yı ziyaret eden herkes bu trendi kesinlikle görür. Müslüman kadınlar gittikçe artan sayıda başörtüsü takıyor; çoğu, kutsal ayda oruç tuttuğunu söylüyor ve takımadaların bazı bölgelerinde Şeriattan esinlenmiş kanunlar getirildi. Fakat helal seyahat mutlaka İslam’la alakalı olmak zorunda değil. Endonezya kitabının yazarı Elizabeth Pisani gibi Endonezya uzmanları artan dindarlık görüntülerini işaret ederek sadece görüntüden ibaret olduklarını söylüyor. Ve Endonezya muhafazakârlığa savrulmanın ortasında değil. Mesela, aykırı Aceh bölgesinin çok ötesinde, geniş derecede özerklik kazanmış ve katı şeriat yasalarıyla bilinen West Sumatra ya da East Java gibi yerlerdeki yeni muhafazakâr yasaları ele alalım. LSE Doğu ve Afrika Çalışmaları’nda akademisyen olan Michael Buehler içkinin yasaklanması ve çocuklar için sınıflarda zorunlu Kuran eğitimi gibi yeni düzenlemelerin çoğunun dindarlıktan ziyade siyasi nedenlerden kaynaklandığını açıklıyor. Yerel politikacılar belki güçlü İslami grupları yatıştırıyor olabilir ya da kaçak olarak içki tüketen yerel halkın primlerinden ya da kuralların ihlal edilmesiyle kesilen para cezalarından elde edilen gelirlerin keyfini sürüyor olabilir.
Aynı şekilde, yeni “Müslüman-dostu seyahat” pazarından istifade edenler bunun ürpertici bir muhafazakârlığın işareti olmadığını fakat sadece müşteriye kolaylık sağlama ve hizmet sağlayıcısı olarak bundan kâr etme meselesi olduğunu vurguluyor. Cakarta’da şeriat sertifikalı Sofyan Oteli’nin başkanı Riyanto Sofyan Şeriat sertifikası almak için otelini uyarlamasının sadece iş dünyası için mantıklı olmasından kaynaklandığının üzerinde duruyor. 1998’e kadar otel bodrum katında Cakarta’nın en popüler gece kulüplerinden birini barındırıyordu. Kulübün kapanmasından bir yıl sonra Sofyan, satışların neredeyse yüzde yirmi oranında arttığını söylüyor – bu sadece daha çok aile ve iş adamının bu daha sessiz ortama gelmesinden kaynaklanmıyor, aynı zamanda müessesede gittikçe daha fazla gerçekleşen konferanslar sayesinde artan yiyecek içecek satışlarından kaynaklanıyor. Görünen o ki amaç sadece “aile-dostu” bir otel olmak. Televizyonlar kısıtlı sayıda kanal gösteriyorlar (mesela MTV kabul edilmez), odalarda seccadeler bulunuyor ve de çiftler evli olduklarına dair belge göstermek zorundalar. Ancak burası tüm inançlara açık bir otel.
Sofyan “İslam kapsayıcıdır” diyor, “Otelde yasaklanan şeyleri yapmadıkları sürece biz herkese açığız.”