Karadağ sanayi adına hiç bir yapıya sahip olmayan, doğal güzellikleri ile ön plana çıkan sakin bir yapıya sahip. Ülkenin hemen hemen tüm yol ve doğa parkurları işaretli ve haritalandırılmış. Bu sebeple bisiklet ve yürüyüşçüler için harika bir imkan sunmakta. Konumu ve tarihi itibariyle Karadağ görülmesi gereken yerler arasında yüksek dağlarda milli parklar, deniz kıyısında tarihi kentler, kültürle dolu şehir ve sakin kasabalar gibi birbirinden farklı bölge bulunmakta.
Ulaşım kolaylığı, Türk vatandaşlarına vize uygulamaması, sakin ve misafirperver yapısı, çok kalabalık olmaması ve uygun fiyatları ile Karadağ gezilmesi görülmesi gereken ülkelerin başında yer almakta.
Karadağ Görülmesi Gereken Yerler
Durmitor Milli Parkı
Karadağ’da bulunan 4 milli park arasında muhteşem doğası ve barındırdığı Tara Kanyonu sebebiyle Durmitor özel bir konuma sahip. Karadağ’ın kuzeyinde yer alan Durmitor el değmemiş doğasını cömertçe sergiliyor. Doğa sporu sevenler için kano, rafting, bungee, günlük doğa yürüyüşleri, bisiklet rotaları gibi imkanlara sahip olması burada geçireceğiniz günleri özel kılıyor.
Günlük aktivitelerden sonra yerel lezzetlerin tadı günün tüm yorgunluğunu atmanıza ve keyfinize keyif katmanıza sebep olacak. Durmitor Milli Parkı Karadağ görülmesi gereken yerler listemde ilk sırada yer almakta.
Eski Başkent Cetinje
Karadağ görülmesi gereken yerlerden biri de eski başkent Cetinje. Sırt çantalı bir gezgin olarak kültüre doyabileceğiniz bir kent Cetinje. Kotor ve Perast’ı çevreleyen dağların hemen üstünde yer alır. Karadağ‘ın eski başkenti olduğu için bir çok tarihi ve kültürel yapıyı barındırır. Küçük bir bölge olduğu için her yere yürüyerek rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Merkezde gezebileceğiniz bir çok müze ve kilise bulunmakta. Cetinje sokaklarında kaybolup yürüyüş yapmak da bir hayli keyifli.
Cetinje’de bulunan tüm müzeleri ziyaret etmek isterseniz 10 €’ya toplu bilet alabilirsiniz.
Cetinje Manastırı: Karadağ’da bulunan en ünlü Sırp Ortodoks manastırı 08:00-19:00 arası ziyaret edilebilir. Manastır 1785 yılında tekrar inşa edilmiş.
Vlaška Kilisesi: 1450 yılında inşa edilen kilisenin korkulukları için ele geçirilen düşman silahlarının namluları kullanılmış.
Etnoğrafya Müzesi: Kral Nichola Meydanı’nda bulunan müze 09:00 – 15:00 saatleri arası ziyaret edilebilir. Müzede Karadağ’ın geleneksel kıyafetlerini ve yaşam tarzını inceleyebilirsiniz.
Devlet Müzesi: Kral Nichola Meydanı’nda bulunan müze 09:00 – 15:00 saatleri arası ziyaret edilebilir. Karadağ kralı I. Nikola Petrovic’in eski ikametgahı. 2. Dünya savaşı sırasında yağmaya uğramış.
Biljarda Salonu: Milli müzenin tam karşısında yer alır. Peter II Petrovic’in 1832 yılında ikamet ettiği binadır. Günümüzde adına kurulmuş müze olarak hizmet vermekte.
Milli Müze: Novice Cerovica’da bulunan müze 09:00 – 17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir. Tarih ve sanat bölümleri görülmeye değer.
Vladiko Danilo Mezarı: Eğer Cetinje Manastırı’nın solundan başlayan ve tepeye doğru çıkan 10 dakikalık bir yürüyüş yapmaya karar verirseniz hiç pişman olmazsınız. Cetinje’nin kuş bakışı harika manzarası ile karşılaşmak oldukça mutluluk verici.
Ostrog Manastırı
Karadağ’ın merkezinde bulunan Ostrog Manastırı Kotor, Budva gibi bölgelerden arabayla 3 saat mesafede bulunmaktadır. Bosna yönünden araçla gelenler Nikşiç’ten manastıra kolaylıkla ulaşabilirler. Trabzon’un Sümela Manastırı’nın bir minik kopyası görünümü beni oldukça etkilemişti. Bir dağın tepesinde olduğu için ulaşımı genelde araba kiralayarak veya çevredeki kentlerden turist turları (30€) ile sağlamak en kolayı. Yine de formunuz yerinde ise ve gerçekten de ortamı hissetmek isterseniz size tüm tepeyi yürümeyi öneririm.
Manastırın önemi tüm dinden insanların buraya gelmesidir. Manastır bünyesinde bir de Konak bulunmakta. Burada bulunan yatakhanelerde 3 güne kadar ücretsiz konaklamanıza izin verilmekte. Ayrıca ortak kullanılan mutfağı da bulunmakta.
Sabah ayinine katılmak mecburi olmasa da kesinlikle tavsiye edeceğim bir aktivitedir. Tam gün doğumunda herkesle birlikte dualar dinlemek ve muhteşem manzaranın keyfini mistik bir şekilde yaşamak için gitmeye ve bir gece konaklamaya değer.
Skadarsko / Skadar Gölü Milli Parkı
Skadar/Scadar/Scutari gölü bir kısmı Bar şehri bir kısmı da Podgorica şehrinde bulunan Zeta-Skadar vadisi olarak adlandırılan bölgede bulunur. Bir çok yönden eşsiz güzelliklere sahip olan göl ve çevresindeki milli park için tanımlama yapmak oldukça zor. 391 km2 ile Balkan yarımadasının en büyük gölü ünvanına sahiptir. Adriyatik kıyılarından ulaşım oldukça kolaydır. Arabayla sadece 20 dakika sürmekte. Podgorica tarafından ise Skadar gölüne otobüs veya trenle kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Gölün 2/3′ü Karadağ, 1/3′ü ise Arnavutluk sınırları içinde kalmakta. Karadağ sınırları içinde kalan 40.000 hektarlık alan 1983 yılında Milli Park olarak koruma altına alınmış.
Karadağ’a gelen her ziyaretçinin doğanın bu eşsiz güzelliğini mutlaka görmesi gerekir. Kolay ulaşımı, el değmemiş eşsiz doğal güzelliği, sakin yapısı sebebiyle tüm yıl boyunca turizme açık olan bölgede yerel lezzetleri tadabilir, gölde bot turlarına katılabilir, çevredeki patikalarda bisiklet turu veya doğa yürüyüşü yapabilirsiniz. Skadar gölü özellikle barındırdığı kuş popülasyonu ve çeşitliliği sebebiyle kuş gözlemcileri için tam bir cennet konumunda.
Gölde bot turu yapmak isteyenler için oldukça yardımsever ve sıcak kanlı olan Milica’nın teknesini önerebilirim. Detaylı bilgi için Facebook sayfasını ziyaret edebilirsiniz:
Sveti Stefan – Budva
Budva’dan araçla sadece 15 dakikalık mesafede bulunan Sveti Stefan (St. Stephen) Karadağ’ın en ünlü ve prestijli yeridir. Bu güzel yeri ziyaret ettiğiniz anda Sophia Loren, Sylvester Stallone, Kraliçe II. Elizabeth ve daha bir çok ünlünün tatil için neden Sveti Stefan’ı tercih ettiğini anlayabilirsiniz.
Sveti Stefan Lonely Planet tarafından Dünya çevresinde en göz alıcı 10 yerden birisi olarak seçilmiştir. Nefesinizi kesecek güzellikte Sveti Stefan’ı ziyaret etmeden Karadağ’ı terk etmeyin.
Kaynak: Drummerlizard.com