Dünyanın kültür, eğitim ve tarih olimpiyatları olarak değerlendirilen kısaca “sergi” anlamını taşıyan EXPO, her beş senede bir yeni bir şehre misafir olarak, tüm dünyayı farklı destinasyonlarda da olsa bir araya getiriyor, aslında “bir” yapıyor. Expo, tüm dünya ülkelerini kendi uzmanlaşmış oldukları konular üzerindeki bilgi birikimlerini paylaşacakları bir buluşma evi yapıyor.
Bu fuarın asıl amacı ürün, marka tanıtımı değil geliştirilebilir fikirlerin, kültürlerin ve dünya geleceğine yönelik projelerin tanıtılması. Bu açıdan EXPO, ticari bir amaçtan ziyade eğitici ve yenilikçi bir kültür ve tema etkinliği özelliği taşıyor. Dünyada ilk olarak 1851 yılında Londra’da düzenlen EXPO bu yıl, Mayıs-Kasım 2015 tarihleri boyunca Milano’da! Tüm dünya halklarını bir araya getirmeyi, yenilik ve sürdürülebilir gelişmeyi uyum içinde göstermeyi hedefleyen organizasyona bu yıl 147 ülke katılıyor. Bu yılın teması “Gezegeni Beslemek ve Yaşam İçin Enerji“. Bu tema, değişmek için tüm dünyayı kucaklamak gerektiğini de özetliyor. EXPO Milano’da birbirinden etkileyici mimari ve fikirlerle beslenmiş ülke pavyonlarından mutlaka ziyaret edilmesi gerekenler de var elbette.
1- Türkiye
Önceliği tabi ki Türkiye Pavyonu’na veriyoruz. 3 ana bölümden ve birbirinden farklı 7 yarı açık hazneden oluşan pavyonda Türk kültürüne ait özel tasarım ve işlemelerle geçmişten günümüze uzanan değerler işlenmiş. “Geleceğin Gıdası İçin Tarihin İrdelenmesi” teması üzerine hazırlanan pavyonun çağdaş mimari ile Türk izlerini temsil eden detayların buluşması dikkat çeken bir mimariyle tasarlanmış. 12 bin yıllık tarihin getirdiği deneyimlerden hareket edilerek, bereketin sembolü olan Nar ile bu öğretiler ve zenginlik temsil ediliyor.
2- Çin
“Umutlar Ülkesi, Yaşam İçin Yemek” temasıyla yola çıkan Çin Pavyonu, uçan bir buluta benzeyen çatısıyla ilgi uyandırıcı. “Umut” fikrinin kent ve doğanın uyum içinde varlığıyla mümkün olacağını savunan pavyonda hem modern teknolojiler hem de Çin’in geleneksel mimarisi bir araya getirilmiş. İnsanların yaşadıkları yeri düşündüklerinde şükran duymasını, Çin’in felsefesi olan “insan, doğanın bir parçasıdır.” görüşüyle vurguluyor.
3- İngiltere
İngiltere, “Birleşik Krallıkta Yetişmiş: Dünyaca Paylaşmak” temasıyla hazırladığı pavyonunda, ekosistemin temel taşını oluşan arı kovanından ilham almış. Kovanı anımsatan pavyonda araştırma ve teknolojinin biyo çeşitliliğe ve gıda güvenliğine faydalarını gösteriyor. Bostan, kır ve teras gibi bölümleri olan pavyon ülkenin yatırım ve ziyaret amaçlı eşsiz bir yer olduğunu vurguluyor ve küresel algıyı arttırmayı hedefliyor. İngiltere’nin güçlü yanlarının vurgulandığını söyleyebiliriz.
4- Brezilya
Expo Milano’ya “Çözümlerle Dünyayı Beslemek” temasıyla katılan Brezilya, pavyon mimarisi ve temasıyla fuara katılan diğer ülkeler kadar iddialı. Tüm insanları ve mekânları birbirine bağlama üzerine tasarlanan pavyonda bu yaklaşımı, dinlenmek ve sosyalleşmek için oluşturulan salonlarla sağlıyor. Açık alanı, geniş file yürüyüş yolları ile bütünleştirilmiş. Küresel gıda kalkınma sorunlarına teknolojik çözümler sunmak, sağlıklı gıdalara ulaşmak ve Brezilya’nın bu teknolojilerde ön planda olduğunu göstermek, ülke pavyonunun asıl amacı.
5- Birleşik Arap Emirlikleri
“Düşündürücü Şey: Geleceği Şekillendirmek ve Paylaşmak” temasıyla Expo Milano’da yerini alan Birleşik Arap Emirlikleri’nin pavyonunun son derece iddialı ve çarpıcı olduğunu söyleyebiliriz. Geleneksel çöl kentinin planlama prensiplerini Milano’da gösteren pavyonun gölgeli sokakları kentsel formuyla doğal enerji verimliliğini işaret ederken Birleşik Arap Emirlikleri’nin eski topluluklarının deneyimlerini çağrıştırmayı hedefliyor. Pavyonda, Emirliklerin hikâyeleri de anlatıyor. Ayrıca, dijital etkinliklerin yapıldığı alana geldiğinizde EXPO 2020’ye ev sahipliği yapacak olan Dubai’nin özel sergisini görüyorsunuz.
6- Rusya
“Dünya İçin Büyümek. Gelecek İçin Yetiştirmek/İşlemek” temasıyla EXPO 2015’deki pavyonunu yaratan Rusya’nın çok fonksiyonlu mekânının tavan aynalı girişi, yeşillendirilen terası ve şık ahşap cephesiyle doğa ve teknolojiyi bir arada mümkün kılıyor. Aynalı gölgelik ziyaretçiler için tasarlanmış. Nuh’un Gemisi’ni andıran pavyonda tarımı geliştirmek üzerine çalışan Rus bilim adamlarının hikâyeleri anlatılıyor ve gıda güvenliği konusunda ülke konumunun lider pozisyonu savunuluyor.
7- Vietnam
“Su ve Nilüfer” teması üzerine EXPO 2015’de ülke yaklaşımını temsil eden Vietnam Pavyonu’nda, Vietnam’ın akıllarda uyanan dokusu ve mimarisi birebir hissediliyor. Pavyonun bambu mimarisi nilüfer çiçeğini andırıyor, bu konudaki hassasiyet ise Vietnam’ın ulusal çiçeğinin nilüfer olması ve saflığı temsil ediyor olması. Pavyonun içerisinde düzenlenen sığ havuz pavyondaki havayı doğal yolla serinletmiş oluyor ve ayrıca güzel bir mikro klima ortamı sağlıyor. Su kaynaklarının ve çevrenin korunmasında aktif bir davranış üstlenen Vietnam’da ayrıca en çok ihraç edilen gıda ürünleri sergileniyor.
8- İtalya
Expo 2015’e ev sahipliği yapan İtalya’nın kendini daha sorumlu hissetmesi ve bu pavyona özenmesi tabi ki kaçınılmaz. “İtalya’nın Yuvası” temasıyla yola çıkan ülke pavyonu bir kent ormanını andırıyor. Bembeyaz cephesinde yukarı doğru genişleyen dalları anımsatan dokunuşlar, güneş panellerinden yapılan gölgelik ilk göze takılanlar. Projelerin gelişmesini ve beslenme yoluyla fikirleri sembolize eden pavyonda doğa metaforları tercih edilmiş. Üretim, teknoloji ve bilim alanlarında mükemmelliği teşvik eden konular etrafında şekillenen pavyon görülmeli.
9- Avusturya
“Nefes Almak. Avusturya” teması üzerine kurulan ve geliştirilen Avusturya Pavyonu, Expo 2015’in en başarılı mekânlarından biri. Doğal yolla oksijen üreten ve 1800 kişi için yeterli olacak bir iklim yaratan küçük bir orman tasarımıyla fuarda yer alan Avusturya kendi peyzaj ve sürdürülebilir kaynaklarının kullanımını sergileyerek ülkenin hem ziyaret hem de yaşamak için cazip olduğunu göstermek istiyor.
10- Fransa
“Gıda Üretimi ve Temin Edilmesinin Farklı Yolları” ile yola çıkan Fransa Pavyonu’na girdiğinizde kendinizi kalabalık bir kapalı çarşıya girmiş gibi hissediyorsunuz zaten mimarinin amacı da bu duyguyu verebilmekmiş. Lamine ahşabın verdiği hafiflik duygusuyla Fransız mutfak kültürünü ön plana çıkarılıyor ama nasıl? Gelişmekte olan ülkelerin kendi kendilerine yeterliliğin iyileştirilmesi ve yeni gıda modelleri dahil olmak üzere açlığa uzun vadeli çözümler getirmek Fransa’nın odak noktası.
Kaynak: Jabiroo
