Müslüman gezginler, 2020 yılına kadar 157 milyar dolar harcayacaklar ve en büyük dış pazarı, yalnızca önümüzdeki üç yıl içinde % 17 büyüyerek 27,9 milyar dolara ulaşacak olan Suudi Arabistan oluşturacak.
Bu Rakamlar, 24 Nisan Salı günü Dubai Dünya Ticaret Merkezi’nde gerçekleşen Arap Seyahat Pazarı Küresel Helal Turizm Zirvesi 2018 açıklandı.
“Helal Turizm – Ne kadar ilerledik?” başlıklı ilk seminerde Salam Standard ve Tripfez’in kurucusu ve CEO’su Faeez Fadhlillah, değişen küresel sosyo-ekonomik eğilimlerle birlikte Müslüman Y kuşağı gezginlerin artan önemine dikkat çekti ve potansiyel talebin arttığına dikkat çekti.
Kendisi; “Dünyanın en büyük ülkeleri ve dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri Asya ve Ortadoğu’da bulunuyor. Bu bölgeler tipik olarak refah seviyesi yüksek orta sınıf genç Müslüman nüfuslara sahip.
“Ayrıca, Avrupa ve Kuzey Amerika gibi gelişmiş ekonomilerde ikinci ve üçüncü kuşak Müslüman topluluklar artık çok daha fazla satın alma gücüne sahipler ve bu da genel olarak inanç temelli seyahat ve turizm için artan talep yaratıyor ”dedi.
“Helal Seyahat Ana Akım Haline geliyor” başlıklı ikinci seminerde ise Sociable Earth’ün kurucusu ve CEO’su Omar Ahmed, 35.000 Müslüman gezginin katıldığı yakın tarihli bir araştırmanın bazı önemli sonuçlarını açıkladı.
Ahmed; “Artık helal seyahat piyasası kendi niş statüsünden çıkarak kendi başına sektöre yön veren bir güç haline geldi, ana akım haline geldi. Ayrıca, giderek artan sayıda Helal turistini çekmek ve bu büyük pazarın potansiyeline ulaşmak istiyorlarsa, ana akım seyahat ve turizm organizasyonlarının artık çok daha aktif hale gelmeleri gerektiği de açıktır. Batı ülkelerindeki destinasyonlar bile daha fazlasını yapabilir. Cenevre Turizm için yönettiğimiz kampanya şimdi bir referans noktası olarak kullanılabilir. Birlikte web sitelerine 70.000 ziyaretçi daha kazandırdık ” dedi.
Tartışmanın bir diğer konusu ise, helal turizmin yorumlanmasına ilişkindi. Panelde hemfikir olunan şey ister muhafazakar isterse daha liberal olsun, İslami değerlere bağlı olarak farklı insanlara farklı şeyler sunulması oldu.
Ahmed; “Helal Seyahat” ile ilgili olarak yolcuları (ve destinasyonları) eğitmeye devam etmeliyiz, çünkü bunun ne anlama geldiğini birçokları bilmiyor. Bu bilinçlendirme kampanyası her zaman devam edecek, sürekli ve sürekli değişecek” dedi.
Panelde üzerine hemfikir olunan bir diğer şey de genellikle destinasyonların gerçekte farkında olmadan Helal dostu olmalarıydı. Cenevre Turizm Pazar Yöneticisi Tamara Tawil’e göre, birçok Avrupa destinasyonunun hatta yaptığı nokta da burası ve bu destinasyonların yalnızca daha etkili iletişim kurmaları gerekiyor.
Tawil, “Görüntü odaklı bir kampanya önemli. Müslüman gezginler yeni deneyimler istiyorlar, bu yüzden destinasyonlar bunu açıklamalı. Onlar kesinlikle evi hatırlatan kalıplaşmış görüntüler görmek istemiyorlar. Bu ince bir çizgi” dedi.
Sociable Earth araştırmasına göre katılımcılardan elde edilen önemli bulgular arasında; gayrimüslim ülkelerdeki otellerde helal gıda çeşitliliğini arttırması gerektiği (% 61.3), yakındaki camilerin (% 61.1) ve helal restoranların (% 55,2) listelerinin sağlanması gerektiği ve daha fazla Müslüman misafir çekmek için özel havuzlu villalar (% 14) yer alıyor.
Ahmed, turizm ve ağırlama spektrumu içinde yer alan paydaşların artık bu bulgulardan yararlanmaları ve sektörü tanımlayan eğilimleri anlamaları ve eğilimleri (örneğin, esnek oda konfigürasyonları, uygun eğlence etkinlikleri ve yemek seçenekleri) buna göre adapte etmeli dedi.
Ahmed, “Yeni destinasyonları keşfederken Helal turistler için rahatlama olanakları”ndan da bahsetti.
Kendisi “Girişimlerimizi tek başına seyahat eden Müslüman gezginlere ve başörtüsüz tatillere odaklamakla birlikte verilerimiz, başörtüsüz tatiller ve deneyimlerin keyfini çıkarmaları için gruplar halinde birlikte seyahat eden kadınlar için büyük bir potansiyel olduğunu da gösteriyor” diyerek ekledi.