Seyahat web siteleri, HTTPS olarak bilinen, görece yeni web gezinti formatını benimsemede yavaş hareket ederek tüketiciler arasında potansiyel olarak kafa karışıklığına yol açıyor.
Chrome ve Firefox gibi web tarayıcıları, genellikle arama sonuçlarında, sayfalarını HTTPS sistemine taşımamış olan sitelere karşı uyarılar görüntülüyor ve bu durum, kullanıcıların başka siteleri tercih etmesi halinde iş hacminde kayıp yaşayacak pek çok markanın olabileceği anlamına geliyor.
SearchMetrics, bu yılın ilk çeyreğinde, yaklaşık 30,000 anahtar kelime için yapılan sorgulara yönelik olarak Google’daki ilk sayfa sonuçlarını analiz etti ve seyahat ile ilgili sayfaların sadece %23’ünün HTTPS formatını kullanmakta olduğunu belirledi.
Genel olarak tüm markalar için yapılması gereken pek çok çalışma söz konusu iken, seyahat sektörü medya siteleri ile birlikte kötü bir performansa sahip konumda yer alıyor (%12).
HTTPS kısaltmasında yer alan “S” harfi “Güvenli” (Secure) sözcüğüne karşılık geliyor ve bu “yetkilendirilmemiş tarafların, kullanıcıların neleri incelediğini takip etmelerinin yanı sıra şifreler ve kredi kartı bilgileri gibi kişisel bilgileri yakalamalarını zorlaştıran” bir şifreleme işareti olma özelliğini taşıyor.
HTTPS sistemine en yüksek dönüş oranlarına sahip sektörler %46 ile finans ve %36 ile e-ticaret perakende siteleri olarak ortaya çıkıyor. Sağlık sektörüne yönelik web siteleri %24 ile bu sektörleri takip ediyor.
SearchMetrics CEO’su Marcus Tober, bir markanın konumunun bir HTTPS formatının tercih edilmesiyle bir noktaya kadar geliştirildiğini belirtiyor, ancak mesele bu değil.
“Ancak Chrome ve Firefox gibi önde gelen web tarayıcıları, web sitelerinizi daha güvensiz olarak işaretliyorsa, özellikle müşteriler arasında, güvenli bağlantıların önemine dair artan bilinç göz önüne alındığında, bu durum geri dönüş oranınızda olumsuz bir etkiye sahip olabilir.”