Turizm sektörüne yönelik PR hizmeti sağlayan Travel PR ajansının kurucusu Sarp Özkar ile turizm sektöründeki pazarlama üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
1993 yılından bu yana profesyonel olarak yöneticilik pozisyonlarında görevler alıyorum. Sektöre rehber olarak giriş yaptıktan sonra, İremtur, Astro, Asya Tur gibi sektörün büyük tur operatörlerinde, Satış ve Operasyon yöneticisi konumlarında çalıştım. En 12 yıl boyunca da Prontotour marka yönetiminden sorumlu oldum ve sırasıyla Satış ve ardından Pazarlama müdürlüğü görevlerini başarıyla yürüttüm. Dünyada 90’ın üzerinde ülkeyi keşfederken, bu seyahat ettiğim ülkelerin yarısına yakınında basın gezileri organize ederek, gazetecilerle birlikte “Destination Marketing” çalışmalarına da imza attım. 25 yıllık turizm ve 12 yılı aşkın medya iletişimi deneyiminin gücünden yola çıkarak ile 2015 senesinde Prontotour’daki görevimden ayrılıp, Turizm sektörünün Marketing ve PR şirketi olacak olan Travel PR’ı hizmete soktum.
Turizm özelinde hizmet veren bir PR Ajansı kurma fikri nasıl doğdu?
Halen turizm sektörü genelinde pazarlama profesyonellerine yeterince önem verilmiyor. Tur Operatörlerinde Satış Müdürü, Operasyon Müdürü, Bilet Müdürü, Incoming ve Yurtiçi Müdürleri, hatta Vize Müdürleri bile çalışıyor iken, Pazarlama titrinin hakkı verilerek çalıştırılan personeller istihdam edilmiyor. Maalesef pek çok firma için Marka yönetimi kavramı hep ikinci planda, varsa yoksa o gün satmak, günü kurtarmak…
Geçmişte Tur operatörü sahipleri reklam vereyim telefon çalsın mantığını çok seviyorlardı ancak Medya İletişimi şirkete uzun vadede katkı yapacağından, bu alana eğilmiyorlardı. 2005 yılında turizmde PR çalışmalarına başladığımda, birçok acente, havayolu ve büyük otellerin dahi PR ajansı yoktu. Bugüne kadar çalıştığım en vizyoner patronlarımdan biri olan Ali Onaran Bey geleceği görmüş ve daha o dönemden benim gibi maliyeti yüksek bir personeli bu işe angaje etmişti. Ne de iyi etti ki, işe başladığımda çalıştığım firmayı yer cilası firması sananlar, 3 sene kadar sonra yurtdışına tabii ki onunla gidilir demeye başlamıştı. Ve tabii sektörde satış rakamları bazında liderlik de gelmişti. Kısa zamanda gazeteler, dergiler, TV hatta radyolarda bile turizm profesyonellerinin de dikkatini fazlasıyla çekmiş olacak ki, 2007-2008’den itibaren yavaş yavaş PR ajansları ile sektör daha çalışmaya başladı.
Bu aşamada şunu gördüm: Turizm patronları veya yöneticileri, bir PR Ajansı ile çalışıyorlar hatta çok ciddi para verip, piyasanın en iyisi olduğu bilinenler arasından seçim yapmalarına karşın, hep şikayet ediyorlardı. İki büyük şikayet sebebi vardı. Birincisi turizmcinin dilinden ve derdinde anlamayan iletişimciler olduklarını belirtiyorlar, ikincisi de her birkaç ayda PR Ajansının müşteri temsilcisi değiştiriyor olmasıydı. Medya iletişim sektöründeki bu sirkülasyon nedeniyle tam markamızı öğrettik, alışıyor artık dedikleri noktada yeni bir müşteri temsilcisini karşısında gören Turizm şirketlerinden bana yoğun bir talep gelmeye başladı. Sonunda, hem turizmci olmam, hem de marka yönetimi-medya iletişim alanındaki bu çok ciddi tecrübelerimi Turizm sektörüne hak ettiği hizmeti sunabilmek adına değerlendirmek istedim. Önce Only Travel Marketing’i, ardından da Travel PR şirketini kurdum.
PR hizmeti nedir ve bu hizmeti alan Turizmcilerin kazançları ne olacak?
Öncelikle PR, Pazarlamanın olmazsa olmaz bir unsurudur. PR yapılma amacı öncelikle bir yerlerde haberim çıksın, o gün daha fazla satayım değildir. Stratejik İletişim Planlaması yapılarak, markanın konumlandırmasına giden yolda yapılan 360 derece pazarlama faaliyetlerinin, algı yaratma konusunda en güçlü desteklerinden biridir. Markalaşmaya giden yolda, izlenecek strateji ve yol haritasına göre doğru mecralarda, doğru söylemlerde, tam yerinde ve zamanında yapılacak söylemlerle, pazarlamaya destek vermesi gereken önemli bir güçtür. En önemli hedef, istenilen Marka konumlandırmasına ulaşabilmek ve bu konumlandırmasına ulaştıktan sonra rakiplerle sahip olduğu aynı ürünü daha pahalıya rahatlıkla sattırabilmektir. Zira markalaşma süreci istenilen şekilde tamamlandığında, güçlü markaya daha fazla para ödendiği gibi, sizin markanıza da daha fazla ödeyecekler.
Travel PR olarak ne tarz firmalara hizmet veriyorsunuz?
Travel PR, tur operatörleri, Kalkınma Ajansları, Turizm Tanıtma Ofisleri, Cruise-Nehir turu şirketleri, küçük-büyük, zincir oteller, havayolları, havalimanları, uçak-otel arama portalları gibi turizmin içindeki birimler adına medya iletişimi ve markalaşma süreçlerinin yürütüyor. Turizm sektörü dışındaki hiçbir müşteri ile çalışmıyor ve gelecekte de çalışmayacak.
Şuan hangi firmalarla çalışıyorsunuz?
Avrupa’nın en büyük kruvaziyer şirketi olan MSC Cruises, bir ILab Holding şirketi olan Türkiye’nin otel arama motoru Neredekal.com, dünyanın en iyi havayollarından olan Singapur Havayolları, dünyanın en iyi havalimanlarından biri olan Changi Airport, Singapur Turizm ofisi, Malezya Turizm ofisi ve tabii ki Türkiye’nin en iyi seyahat pazarlama zirvesi olan Uzakrota Travel Summit ile çalışıyoruz.
Diğer PR ajanslarına göre sizin sunduğunuz faydalar neler?
25 yıllık Turizm deneyimimiz ve 12 yılı aşkın Medya İletişimi-Marka Yönetimi tecrübelerimiz sayesinde, Turizm terminolojisine hakimiz. Bu sebeple, Turizmciyi en iyi anlayan PR Ajansı olduğumuzu iddia ediyoruz. Klasik PR ajanslarından bu tecrübelerimiz sayesinde ayrışıyoruz. Turizme hakimiyetimiz sayesinde Sömestre, Kayak, Yılbaşı, Bayram, Yaz tatili, Erken Rezervasyon gündemi ne zaman? ve bu dönemler için satışlar ne zaman başlıyor? gibi turizmin pek çok dinamiğine hakimiz.
Hem geleneksel PR, hem de dijital PR çalışmalarını ciddi anlamda değerlendiriyoruz. Sosyal medyada etkileşimi yüksek kişilerle deneyimler-workshop’lar yapabiliyoruz, mecralarda turizmin öğelerini daha güzel gösterebileceğimiz fotoğraf galerileri-video çalışmaları, özel röportaj ve mecralar için nitelikli içerik oluşturma gibi konularda çalışıyoruz. Ve bunları yaparken, iddia ediyoruz ki Turizm terminolojisine hakim ve Turizmciyi en iyi anlayan PR ajansıyız. Bizimle çalışan Turizm markaları, bu PR Ajansı’na No-Show’u, DBL-TWN ayrımını anlatmaları gerekmeyecek. Sadece stratejimize konsantre olup, birlikte aynı hedefe koşmak üzere çalışacağız.
Bunu yaparken de, Turizm pazarlama tecrübemiz sayesinde, PR haricinde de yapılması gereken genel giderler kontrolü, medya-planlamsa satın alma gibi pek çok konuda tavsiyede bulunacağımızdan, birçok konuya izin verildiği ölçüde müdahil olup, markamıza PR haricinde de destek sağlıyoruz.