WTM Londra delegeleri, uçak yolculuğu için dijital ve yapay zeka alanındaki gelişmelerin hızla çoğaldığını onayladı.
London City Havaalanı Kurumsal İlişkiler Müdürü Liam McKay, WTM delegelerine, biyometrik işlemlerin çok geçmeden basılı belgelerin yerine geçeceğini ve check-in işlemlerinin başka bir boyuta taşınacağını söyledi.
Kendisi; Problemler, Havayolları ve Havaalanları adlı bir oturumda; “Gelecekte, check-in için beklediğinizden daha az yer olacak. Bir havaalanında değil ofisinizden veya evden yapabilirsiniz. Şu anda, Canary Wharf‘ta çalışan ve London City’den uçan yolcularımız bagajlarını ofislerinden teslim edebiliyor. Yakında pasaportunuz olmadan seyahat edebilirsiniz. Biyometrik işleme dayanan dayanan basılı dokümansız bir deneyim olacaktır ve bu gelecek düşündüğünüzden çok daha yakın. ”
Amsterdam Schiphol Havalimanı Dijital ve İnovasyon Sorumlusu Hank Jan Gerzee, moderatör John Strickland’e havaalanının, insanların terminale geçmeden önce otoparkta bagajlarını teslim etme imkânı olduğunu söyledi.
Başka bir gelişme de, Schiphol’e kurulmuş olan ve yolcuların doğrudan terminale girmesine izin veren ilk otomatik köprüsü, geçiş sürecini hızlandırarak uçağın daha dakik olmasına yardımcı oldu.
WTM Londra oturumunda bahsi geçen diğer şeyler ise sanal asistanlar, çok dilli web siteleri ve giyilebilir teknolojinin dijital seyahatin geleceğini şekillendireceğiydi.
Örnekler, teknoloji danışmanlığı Genesys’in kurucusu Paul Richer liderliğindeki “Genesys Oturumu: Dijital Seyahatin Geleceği” başlıklı bir tartışmada ortaya çıktı.
Alman mülk şirketi Aroundtown’un dijital dönüşüm sorumlusu Daniel Wishnia, Google’ın iki hafta önce 2.1 milyar dolarlık Fitbit satın almasının giyilebilir sağlık ve izleme cihazlarının gelecekte ne kadar önemli olacağını gösterdiğini söyledi.
“Bir kişinin davranışını denemek ve anlamak, o kişinin neyi seçip satın alacağını görmek için mesaj tahminidir. Sanal yardım ve ses teknolojisi bu geleceğin bir parçası. Sadece hava durumu ile ilgili değil, nereye gidebilirim ile de ilgili. Sana asistanım suşi sevdiğimi biliyor ve yakınlardaki restoranları tavsiye ediyor. Bu tür veriler, gelecekteki müşterilerimize nasıl yaklaşmamız gerektiğini anlamamızı sağlayacaktır” dedi.
Kendisi, Alexa ve Google Assistant gibi araçların sonunda zevkler, yaşam tarzı ve sağlık hakkında daha fazla şey öğrenerek seyahat kararlarını şekillendireceğini de söyledi.
“Asistan etkileşimli olacak; takviminizi bilecek ve size bir mola vermenin zamanı geldiğini söyleyecek” dedi.
TransPerfect Çeviri Hizmetinde Seyahat Çözümleri Başkan Yardımcısı Joel Brandon-Bravo; .ok dilli yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğu konusunda uyardı. 2015-2030 yılları arasında orta sınıf tüketimindeki 30 trilyon dolarlık büyümenin, sadece 1 trilyon doların Asya’dan gelmeyeceği tahmininde bulunduğunu, benzer şekilde, gelişmekte olan ilk 10 pazar arasında İngilizce konuşulan ülke olmadığını belirtti.
Bir aramanın müşteriyi kendi dilini içeren bir siteye yönlendirildiği Proxy teknolojisinin, yeni pazarlara girilmesine izin vereceğini söyledi. Ayrıca, şirketlerden kısa bir süre önce ortaya çıkan kısa süreli mobil video sitesi TikTok’un muazzam büyümesine işaret ederek yeni bir sosyal medya kanalının ortaya çıkıp çıkmayacağını düşünmemelerini istedi.